Çocukken yakalandığı lösemiyi 1 yıllık tedaviyle yenen Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi öğrencisi Bekir Balçık, 14 yıldır bu hastalıkla mücadele eden çocuklara ve ailelerine destek oluyor.
Ortaokula giderken yakalandığı hastalığı yenen Bekir Balçık, üniversite eğitimini aldığı Eskişehir ve çevre illerde lösemiyle mücadele eden çocuklarla bir araya gelerek, bu hastalığı nasıl yendiğini anlatıp moral veriyor.
Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi 26 yaşındaki Balçık’a, 14 yıl önce lösemi teşhisi konuldu.
Hastalığı nedeniyle ortaokula bir yıl ara veren Balçık, memleketi Adana’da tedavi görmeye başladı. Bir yıl süren tedavisinin ardından sağlığına kavuşan Balçık, hastalık sürecinde yaşadığı zorluklar ve kazandığı deneyimler sayesinde lösemili çocuklara ve ailelerine destek olmaya karar verdi.
Balçık, üniversite eğitimini aldığı Eskişehir ve çevre illerde lösemiyle mücadele eden çocukları ve aileleri ziyaret ederek, bu hastalığı nasıl yendiğini anlatıp moral veriyor.
Üniversite öğrencisi Balçık, AA muhabirine, çocukken burun kanaması şikayetiyle gittiği hastanede lösemiye yakalandığını öğrendiğini söyledi.
Lösemiye yakalanmadan önce atletizm gibi çeşitli spor dallarıyla ilgilendiğini belirten Balçık, kemoterapi etkisiyle zaman zaman yürümekte zorlandığını ve bazı fiziksel aktivitelerden uzaklaştığını anlattı.
Balçık, hastalık nedeniyle 3 ay boyunca yürüyemediğini anımsatarak, şöyle konuştu:
“Annem bir an bile elimi bırakmadı. Babamın zaman zaman beni sırtında taşıdığını hatırlıyorum. Kemoterapinin yaşattığı zorlukların yanı sıra ailemle maddi ve manevi zorluklar da yaşadım. O günlerde hastane odasında umutsuzca beklerken LÖSEV ile tanıştım, hayata karşı umudum arttı. Bize maddi ve manevi destek oldular. O günden bugüne de vakıfla bağımı hiç koparmadım. Onlarla yüreklere dokunmaya devam ediyorum.”
“Tebessüm dolu yüzler benim en büyük motivasyonum”
Lösemili çocuklara, tedavi deneyimlerinden yola çıkarak tavsiyeler verdiğini ifade eden Balçık, “Vakfın ayni ve nakdi yardımlarını ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırmak için Kütahya, Afyonkarahisar ve Bilecik gibi çevre illere de gidiyorum. Bu hastalıkta moral çok önemli. En büyük desteğimiz aslında onlara moral vermek.” diye konuştu.
Balçık, hastalık süreci boyunca çevredeki insanların yaklaşımının da çok önemli olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Hastalara ‘bir dönem ben de burada yatıyordum, şimdi size destek olmaya geldim’ ya da ailelere ‘ben iyileşen bir gencim’ dediğimde yüzlerinde beliren o tebessüm ve umut dolu gözler benim en büyük motivasyonum. Bazı aile ziyaretleri sırasında eski günlerimi ve mücadelemi hatırlıyorum. İnsanlara iyileşmiş ve başarmış bir birey olarak yardım etmenin huzuru bambaşka. Herkesin bu kansere karşı mücadeleci olması ve benim hikayemin umut olması için ömür boyunca çabalamaya devam edeceğim. Vakıf bünyesinde arkadaşlarımla beraber tüm kanser hastalarına destek olmak için çalışıyorum. Onlara ‘biz başardık, siz de başaracaksınız’ mesajı veriyoruz.”